ÇOCUK İSTİSMARI HAKKINDA
Ülkemize Çocuk Koruma Kanunu 2005 yılında çıkmış, düşünün 2005 yılı diyorum: Galatasaray UEFA kupasını kazandıktan 5 yıl sonra, Dünya Kupasında üçüncü olduktan 3 yıl sonra, 11 Eylül olayından 4 yıl sonra, Türkiye'nin yaşadığı ekonomik krizden 4 yıl sonra, Sertab Erener'in Eurovision şarkı yarışmasını kazanmasından 2 yıl sonra, Kurtlar Vadisi çılgınlığının başlamasından bir kaç yıl sonra... Bu dediklerim sadece birkaçı, nostalji olsun diye söylemiyorum, neler yaşadığımızı görüp aslında toplumsal yaşamımızda en önemli şey olan hukuk boşluğunun nasıl da "ileriye" atıldığını görün istedim... Ve bu yıldan sonra gelen bu kanunun caydırıcılığını olmadığını belirtmek istiyorum. Nitekim çocukların hala zorla çalıştırıldığı,en önemlisi istismara uğradıkları ülkelerden birinde yaşıyoruz. Çünkü çocuklar üzerindeki bu baskının, çocuklara olan bu tutumun yasayla ve onun türevleriyle olmayacağı gibi bunun anne-babanın yanında toplum içinde yaşayan herkesin eğitilmesi gerektiği gün gibi açıktır.
Çocuğun, bebekliğinden itibaren birlikte yaşadığı herkesin sorumluluğu altında olduğunu ve konuşulan her cümlenin çocuğun sağlıklı bir birey olarak yetişmesinde etkili olduğunu, bir şey söylemesek bile hareketlerimiz çocukların beyninde yer ettiğini, bu yüzden ailelerin kendi içindeki ve çocuğa karşı davranışlarında çok önemli olduğunu belirtmek istiyorum. Çünkü bir çocuk doğuşundan bu yana acıyı, ağlamayı, kızmayı, kavgayı, küfrü, bel altı konuşmaları, cinsel içerikli mesajları bilemez. Ya birileri tarafından zorla öğretilmiştir yada birinden görüp bunu kendi içinde oyun sanıp öyle öğrenmiştir. Bunu belirtmekte fayda var.
Sosyo-psikolojik bakış açısının yanı sıra hukuki olarak; en başta belirttiğimiz kanunumuz 18 yaşını doldurmamış bir bireyin hala çocuk olduğunu söylemiştir. Tabi sadece bu kanun değil bir çok kanunda bu belirtilmiştir. O yüzden çocuk istismarı 17 yaşındaki bir erkeğe da yapılınca suçtur. Şunu da belirtmeliyim ki eğer çocuk istismarına şahit olduysanız, (ister komşusu olun, ister annesi) ve hala susuyorsanız siz de suçlusunuz demektir. Peki bir çocuğa karşı yapılan istismarı olduğunun şüphesinin içine neler girmektedir? Açıklanamayan yara, darbe izleri, evden veya başka bir mekandan korkma, ebeveynden korkma, aşırı sinirli olma veya aşırı sakin olma tutumu, uykusuzluk hali, birden okula gitme isteği veya gitmeme isteği, yakın ilişki kurmada zorluklar, okul başarısının düşmesi, çocuğu aşağılama, küçümseme, bel altı vurarak kızma, edilmeyecek küfürler etme, duygusal olarak yokmuş gibi davranılması, karşılıklı mahremiyet duygusunun aşılanmaması, cinsel istek olarak çocuğu kullanma, çocuk banyo yaparken onu izleme (gizli veya değil), röntgencilik, çocukla anne baba olarak aynı odada- aynı yatakta yatma(Çocuk bebeklik durumunu geçtikten sonra yapılmamalıdır.), cinsel ilişkiye tanık olmaya zorlama, çocuğa televizyondan, telefondan vs cinsel içerikli videolar, görüntüler izletme( çocuk istese bile yapılmamalıdır.) evlenmeye zorlama, çocukla bel altı konuşma, cinsel içerikli fıkralar anlatma, çocuğu istemediği halde zorla öpmeye kalkma, mahrem yerlerine dokunma ve son olarak tecavüzdür.
Unutmayın ki sağlıklı bir çocuk bu konuda asla yalan söylemez. Böyle bir durumu kendi kafasında yaratamayacağı için anlattığı zaman kendi yaşamasa bile arkadaşının veya bir başka çocuğun yaşadığını da anlatıyor olabilir. Bir şey anlatmasa bile oynadığı oyuncaklarıyla oynadığı hareketlerden, davranışlarından da şüphelenebilirsiniz. En önemlisi zamanımızda 3 yaşındaki bir çocuğun kreşe gittiği bir dönemde onunla olan iletişimi güven ortamında sağlamaktır. Çocuk, anne ve babasına son derece güvenmeli ve ona size her şeyi anlatabilme duygusu aşılamalısınız. Uzman psikologlar karşılıklı güvenin bu tür konularda çok önemli olduğunu söylüyorlar. Çocuğunuzu kreşten aldığınızda gününün nasıl geçtiğini sormanın yanında en üzgün olduğu ve en mutlu olduğu anını da ona tenkit vermeden sormalısınız.
Son olarak, eğer bir istismarla karşı karşıyaysanız, çocuğu hemen o ortamdan uzaklaştırıp en kısa yoldan Sosyal Hizmetler birimine, Çocuk İzleme Birimine götürebilirsiniz. Çünkü çocuk yaşadığı istismarı beş on kez anlatacağına bu birimlerde bu sayıyı en aza indirip kolluk kuvvetlere yönlendirilebilir. Siz de yardım eden bir anne baba komşu akraba olmaktan öte bir insan olarak görevinizi yerine getirmiş olursunuz. İyi düşünmeler, iyi okumalar.
Büşra Öndar
Yorumlar
Yorum Gönder